M.S. 330 yılında imparator I. Konstantinos günümüz İstanbul’unu Roma İmparatorluğu’nun başkenti yaptıktan sonra Anadolu topraklarına doğru uzanan iki ana askeri güzergâh belirlemiştir. Bu yollardan biri Eskişehir (Dorylaeum) ve Konya istikametinden Mut Vadisi’ne oradan da güney bölgelere gitmektedir. İşte Amorium güneye giden yol üzerinde kurulmuş bir askeri garnizon görevindedir. Bir diğer önemli işlevi ise Kudüs topraklarına giden Hristiyan hacıların ve gezginlerin konakladığı ve ibadet ettikleri yer olmasıdır.
Günümüzde bir çok bölümü toprak altında kalan bu önemli Bizans kentinin sanal gerçeklik yöntemiyle tekrar canlandırılması önemli bir kültürel görevi yerine getirecekti. Bu anlayış ile yola çıkan ekibimiz için en önemli referans, aynı zamanda Anadolu Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Arkeoloji Bölümü öğretim üyelerinden olan Amorium antik kenti kazı ekibinin vereceği bilgiler ve yapı planlarının çizimleri / ölçekleri olmuştur. Örneğin; kentin en önemli yapılarından olan kilise, kazılardan ortaya çıkan gerçek ölçülerle ölçeklendirilmişti. Kazılarda ortaya çıkarılamayan kentin önemli yapıları ve dekoratif öğeler ise dönemin tarihsel araştırması yapılarak ortaya konmuş, kamusal alanların görünümü için konsept eskiz çalışmaları yapılarak sanat ile arkeoloji birleştirilmiştir.